Sonbahar renklerini yavaş yavaş göstermeye başlarken, şehirden kaçıp sakin birkaç gün geçirmek isteyenler veya yeni yerler görüp muhteşem lezzet durakları arayanlar için Urla ilk akla gelen yerlerden…
Urla, son yıllarda özellikle büyük şehirlerde yaşayanların şehrin kalabalığından kaçıp, doğaya yüzünü dönmek, huzurlu zamanlar geçirirken ruhunu da doyurabilmek için buldukları gizli bir cevher.
Üzüm bağlarının arasındaki şarap üreticilerinin tesislerinde hem lezzetli yemekler yiyebilme hem de şarap tadımı yapabilme fırsatı nerede var başka? Urla’ya özgü sakız enginarı ile yapılan ve yerli-yabancı şeflerin katılımıyla düzenlenen Uluslararası Urla Sakız Enginarı Festivali ile gastronomik açıdan da kendini ispatlayıp, pek çok turisti de kendine çekiyor Urla.
Art arda açılan restoranları, sanat galerileri de Urla için büyük artılardan. Sadece merkezinde değil, köylerinde hala devam ettirilen birbirinden güzel ve ilginç gelenekleri, festivalleri, tiyatroları, kütüphaneleri ile ilgi çekici bir merkez oldu Urla.
Doğal yapıyı bozmamak adına turistler için çok fazla konaklama imkânı bulunmasa da, Urla içinde o kadar çok artı barındırıyor ki ilerleyen yıllarda bu sorunun çözülebileceğini umarsak, Urla daha pek çok festivale ve ülke içinden-dışından pek çok turiste ev sahipliği yapmaya devam edecek diye düşünüyorum…
Hafta sonu kaçamağı için sırtınıza çantanızı alıp, zamanın nasıl geçtiğini anlamayacağınız “keşke bir daha gelebilsem” fikrini size düşündürecek kısa bir Urla günlüğünde, sizler için yapılacaklar ve uğranılacak lezzet durakları tavsiyelerim olacak.
Güne dolu dolu bir kahvaltı yapmak için Leone Patisserie ile başlayabilirsiniz. Annesi Fransız, babası Türk olan 5 kardeşin ortaklığında kurulan bu şirin mekân, kruvasan konusunda kendini çoktan ispatlamış. Annelerinin isimlerini verdiği bu mekânda çeşit çeşit peynirleri, kruvasanları, ekmekleri, reçelleri, sosları, fındıklı çikolatası ve enfes tatlıları ile her zaman tesadüf edemeyeceğiniz lezzetler sizi karşılıyor. Buraya sırf kruvasanlarından tatmak için bile gidebilirsiniz. Bademli, üzümlü, çikolatalı… Kahvaltı menüsü ise herkese hitap ediyor: Geniş bir kahvaltı yapmak isteyenler için Leone kahvaltı, diyette olanlar için fit kahvaltı, uzun uzun kahvaltı yapamayanlar ancak doyurucu da bir kahvaltı olsun diyenler için mini kahvaltı, Fransızlar gibi bir kahvaltı yapmak isteyenler için Fransız kahvaltısı, şipşak kahvaltı sevenler için Granola kahvaltı. Leone, kendi ekmeğini kendi yapıyor. Mekândan ayrılmadan önce organik undan yapılan mis kokulu ekmeklerden bir tane almadan çıkmamanızı öneririm.
Kahvaltınızı yaptıktan sonra rotanızı HİÇ Urla’ya döndürün. Burada topraktan sofraya zeytinyağı yolculuğunu görebilir ve HİÇ Urla’nın litrelik zeytinyağlarından alabilirsiniz. Ayrıca HİÇ Urla’nın kendi markası olan Hiç Seramik’ten sevdiklerinize hediyelik seramik eşyalar alabilirsiniz.
Buradan çıktıktan sonra, eski adıyla Zafer Caddesi olan Urla merkezdeki en işlek sokak olan Urla Sanat Sokağı’nı keşfe çıkabilirsiniz. Bu sokakta hediyelik el yapımı eşyalardan antika ürün satan dükkânlara, sarraflardan tasarım ürünler satan tezgâhlara kadar birçok farklı seçeneği bir arada bulabilir ve size Urla’yı her daim hatırlatacak hediyelik ürünler alabilirsiniz.
Karnınız hafiften acıktı ama; öğle yemeği yemek için de henüz erken diyorsanız Malgaca Pazarı’nda bulunan Urla’nın en meşhur katmercisi Lale Katmercisi’ne kesinlikle uğramalısınız. Çİ börek, katmerin kıymalısı, peynirlisi, karışığı… Pek çok çeşidi olan bu katmerlerin yanına ev yapımı ayran tüketmenizi öneririm. Urlalıların yanı sıra, bu katmeri yemek için şehir dışından gelen lezzet düşkünlerinin sayısı hayli fazla, bu lezzeti tattığınızda ne kadar haklı olduklarını anlıyorsunuz.
Katmerimizi yiyip karnımızı doyurduktan sonra, Malgaca Pazarı’nın karşısındaki Yenice Mahallesi’nde yer alan Gru Art Gallery ve BE Contemporary Sanat Galerisi’ne uğrayarak ruhumuzu da doyurmaya geliyor sıra.
Şubat 2021’de açılan, farklı estetik anlayışlara ve disiplinlere sahip sanatçıların eserlerini sergilemeyi amaç edinen; sanatta çok sesliliğe, özgürlüğe, özgünlüğe, bağımsızlığa önem veren bir sanat galerisi olan Gru Art Gallery ve yerli ve yabancı pek çok sanatçının özgün eserini sanatseverlerle buluşturan BE Contemporary Sanat Galerisi bu ihtiyacınızı fazlasıyla karşılayacaktır.
Öğle yemeği için tekrardan Sanat Sokağı’na dönüp, paralelindeki sokakları ve taş evleri keşfedebilirsiniz. Sanat Sokağı’nda bulunan ve Urlalıların Meksika mutfağına aşina olmalarını sağlayan da’s Cantina öğle yemeği için tercihiniz olabilir. Sıcak ve samimi bir ortama sahip olan bu mekânda leziz meksika yemeklerini tatma fırsatı yakalayabilirsiniz. Nachos ve taco çeşitlerinin yanı sıra mac&cheese ve hamburger çeşitleri de bulunan mekanda ayrıca enfes kokteyller de tadabilirsiniz. Fiyatlarının gayet makul olması ve giden pek çok kişinin mekândan memnun kalması ise olumlu bir izlenim yaratıyor.
Da’s Cantina’da öğle yemeğinizi yedikten sonra sokakları keşfederek tekrardan yönünüzü Baristocrat’a çevirin ve burada sıcak bir kahve için, şahane bir tercih. Biraz soluklanmak, kitap okumak, yetiştirmek zorunda olduğunuz işler için bilgisayarınızı alıp çalışabilmek, arkadaşlarla sohbet etmek için paha biçilmez bir mekân.
Buradan çıktıktan sonra ve eğer denize girilebilecek bir hava varsa öğleden sonrası için Demircili Koyu’ndaki Melengeç’de denize girin mutlaka. Eğer hava uygun değilse Kekliktepe’de bulunan Arkas Sanat Urla‘yı ziyaret edin. 19-20. yüzyıl resim ve heykel sanatından, Rönesans Dönemi halı ve dokumalara, 16.-17. yüzyıl Avrupa Hanedanlığı’na ait silah ve miğferlerden Antik Dönem tapınak mermer replikalara kadar birçok sanat eserini görebileceğiniz Arkas Sanat Galerisi’ni ziyaret etmek için önceden mutlaka randevu almanız gerekiyor çünkü her gün açık değil maalesef.
Akşamüzeri ise Urla Bağ Yolu’ndaki birkaç şarap evini ziyaret edin. Kuşçular Köyü’nde yer alan ve 2020 yılında ziyaretçilerine kapılarına açan Çakır Şarapçılık’ta tadım tabağınızın yanında nefis şaraplarınızı hafif ve hoş müzik eşliğinde yudumlayın. Ardından da Urla Şarapçılık’ı ziyaret edin, buradan mutlaka ödüllü şaraplarından birini alın.
Akşam yemeği için ise; Urla Şarapçılık’ın hemen karşısında yer alan Teruar Urla’yı tercih edebilirsiniz. Osman Serdaroğlu’nun şefliğinde Urla’nın lokal ürünlerinin toplanması ve özel reçetelerle oluşturulan bu restoranın mutfağından çıkan lezzetlerin tadına doyamayacaksınız. Yemeğinizi yedikten sonra ise kavanoza sığan şefin büyük lezzetlerinden satın alabilir ve evinizde de bu lezzeti tatma imkânına sahip olabilirsiniz.
Keyifli geziler!
Daha Fazla Yemek Tarifi için; ”Tavuk But ve Dijon Hardalı İkilisinden 20 Dakikada Hazırlayabileceğiniz Hızlı ve Kolay 2 Farklı Tarif” yazımızı buradan, ”Farklı ve Kolay: Elmalı Brüksel Lahanası” yazımızı da buradan okuyabilirsiniz.
Farklı bir öneri olarak ”Yeşil, Bereketli Mutfağıyla Urla’nın Vegan Dostu Mekanları” yazımızı da buradan okuyabilirsiniz.
Urlayı, rastgele gezmiştim. Yazınızı dikkate alarak gelecek yaz bir Urla günü yapacağım. Teşekkürler🙏🏽💖