Pek çoğumuzda görülen yorgunluk, halsizlik, aşırı kilo alımı-kaybı, gözlerde bulanık görme vs. gibi belirtiler aslında vücudumuzun bize verdiği mesajlar…
Vücudumuzun tek başına oluşturamadığı inorganik bir yapıya sahip olan mineraller, vücutta %4 gibi görünürde küçük bir alan kaplasa da kemik yapısı, sinir ve bağışıklık sistemlerinin sağlıklı çalışabilmesi için büyük bir önem arz eder. Bilinenin aksine vücutta vitaminler kadar kıymetli olan mineraller, vitaminlerin işlevlerini yerine getirebilmesinde aktif bir rol oynar. Mineraller, ancak birlikte tam ve dengeli bir şekilde alındığı zaman vücudun gelişimi sağlanır. Peki, vücudumuzu ayakta tutan minerallerin görevleri nelerdir, eksikliğinde hangi hastalıklara yol açar ve hangi besinlerde bol miktarda bulunur öğrenmek ister misiniz?
1.Kalsiyum
Vücudumuzdaki kalsiyumun %99,5’inden fazlasının dişlerde ve kemiklerde bulunduğunu biliyor musunuz? Kemik ve diş sağlığı, kas ve sinir kontrolünün sağlanması, hormonların düzenli çalışması açısından son derece önemli olan kalsiyum; süt, yoğurt, baklagiller, lahana, brokoli, badem, yeşil yapraklı sebzeler ve yağlı tohumlarda bol miktarda bulunur. Eksikliğinde, ileriki yaşlarda osteoporoza, çocuklarda ise büyüme geriliği ve raşitizme neden olmaktadır. Aynı zamanda kaslarda kramplar, kalp ritminde düzensizlik, iştahsızlık ve yorgunluk gibi belirtilerle baş gösterebilir.
2.Çinko
Erkeklerde prostat bezi ve spermlerde fazla miktarda çinko olduğunu biliyor musunuz? Vücutta hücre ve protein üretiminde, bağışıklık fonksiyonlarının düzenli işleyişinde, büyümede, cinsel gelişimde, DNA oluşumunda görevlidir. Hindi eti, kuzu eti, sarımsak, nohut, fasulye, yer fıstığı, ıspanak, kakao, yumurta sarısı, bademde bol miktarda çinko mevcuttur. Çinko eksikliğinde, bağışıklık sisteminiz zayıflar, ciltteki yaralarınız geç iyileşir, tırnaklarda sararmalar ve kırılmalar olur, çocuklarda öğrenme güçlükleri yaşanır, saç dökülmesi görülür ve koku ve tat almada ciddi oranlarda azalmalar ortaya çıkar.
3.Demir
Yaklaşık 200 gr. pişmiş mercimeğin, günlük demir ihtiyacınızın %37’sini karşıladığını biliyor musunuz? Kırmızı kan hücrelerinin yapımında, vücut için gerekli enerjinin metabolizmaya taşınmasında, sağlıklı bir bağışıklık sisteminde, kandaki oksijen miktarını düzenlemede ve hemoglobinin normal seviyelere gelmesinde rol oynar. Hayvan ürünlerinden alındığında, emilimi daha kolay bir hale gelen demir; kırmızı et, kuru fasulye, nohut, kepekli ürünler, maya, domates, yeşillik ve baklagillerde bol miktarda bulunur. Eksikliğinde, kansızlık, yorgunluk, dikkat eksikliği, saç dökülmesi, solgun bir yüz ve zeka geriliği gibi belirtiler görülebilir.
4.Potasyum
Sebzeleri kaynattığınızda potasyum oranında yüksek oranda azalma olduğunu biliyor musunuz? Sağlıklı bir kalp ve sinir sistemi açısından son derece önemlidir. Tansiyonun düzenlenmesi ve kas hareketlerinin kontrol edilebilmesi gibi yararları olan potasyum, karbonhidratların enerjiye dönüştürülmesinde de görev alır. En iyi potasyum kaynakları muz, avokado, koyu yapraklı yeşillikler, pancar, patates ve erik gibi meyve ve sebzelerdir. Potasyum eksikliğinin en büyük belirtisi uzun süre susuz kalınması ile vücudun halsiz düşmesi olmakla birlikte; kas krampları, halsizlik, kabızlık ve ileri safhada felce ve ölüme neden olacak kalp ritminin bozulması gibi belirtileri vardır.
5.Sodyum
Sodyum eksikliğinin depresyon ve anksiyeteyi tetiklediğini biliyor musunuz? Vücuttaki su dengesinden sorumlu olan sodyum, sinir ve kas fonksiyonlarının sağlıklı çalışmasını da sağlar. Vücudumuza aldığımız sodyumun büyük kısmını tuzdan alıyoruz ancak; maden suları, başta hamsi olmak üzere deniz ürünleri, peynir, kırmızı ve yeşil biber, fındık, fıstık, ceviz, kereviz ve havuç gibi besinlerde de bol miktarda bulunur. Eksikliğinde, kas krampları, konsantrasyon eksikliği, duygu durum bozuklukları, düşük tansiyon, baş dönmesi ve çarpıntı gibi belirtiler ortaya çıkar.
6.Magnezyum
Çok fazla terleyen veya sürekli ishal olan bireylerde magnezyum değerinin daha düşük olduğunu biliyor musunuz? Kasların, kemiklerin ve dişlerin korunmasında yardımcı olmakla birlikte, vücutta protein sentezinde görev alır, enerji oluşumunu sağlar, halsizlik ve yorgunluğun azaltılmasında rolü vardır. Magnezyum eksikliği çok sık rastlanan bir durum olmasa da, özellikle ilerleyen yaşlarda ve hamilelik gibi durumlarda takibinin yapılması gereken bir mineral. Magnezyum bakımından zengin besinler ise: Kaju fıstığı, fıstık, fındık, ıspanak, fasulye, kepekli ürünler, yulaf ezmesi, ceviz, uskumru ve yeşil sebzeler… Eksikliğinde iştahsızlık, kusma, bulantı, ishal, anormal kalp ritimleri görülebilir.
7.Fosfor
Vücuda fazla alınan fosforun kalp krizi riskini arttırdığını biliyor musunuz? Vücuttaki asit-baz dengesini ayarlayan, kemik ve diş sağlığında görevli, romatizmal hastalıkları en aza indiren, vücudun gelişmesini sağlayan, enerji oluşumunda aktif rol oynayan fosfor vücuttaki tüm hücrelerin ana bileşenidir. Et, balık, yumurta, süt ve süt ürünleri, maden suları, mısır, meyveler ve meyve suyu, pırasa, işlenmiş peynir, ceviz, kabak, maydanoz gibi besinlerde bol miktarda bulunur. Eksikliğinde kaslar ve kemikler güçsüzleşir, sinir-kas fonksiyonları arasındaki ilişki zayıflar.
8.Selenyum
Büyük boy bir yumurtanın günlük selenyum ihtiyacınızın % 22’sine denk geldiğini biliyor musunuz? Tiroidlerin düzenli çalışabilmesinde, tırnakların ve saçların sağlıklı büyümesinde, bağışıklık sisteminin düzenli çalışmasında, kanser ve kalp hastalıklarına karşı vücudun antikor oluşumunda, göz sağlığının korunmasında görev alır. Balık, fındık, yumurta, mantar, kırmızı et, süt, yoğurt, kaju, ay çekirdeği, pirinç, kuru fasulye, yeşil mercimek, ıspanak v.s gibi besinlerde bol miktarda bulunur. Eksikliğinde, sıklıkla görülen gribal enfeksiyonlar, kalp krizi riskinin artması, enfeksiyona hassas bir bünye, karaciğer ve tiroid hastalıklarında artış, deride ve genital bölgede tedavisi mümkün olmayan siğiller ortaya çıkabilir.
Sağlıklı bir yaşam için ”Hemen Yogaya Başlamak için 5 Neden” yazımızı da buradan okuyabilirsiniz.