Havanın ısınmaya başlaması ile birlikte iç mekan bitkilerimizin bir çoğu bir nevi uyku durumu sayılan duraklama döneminden çıkıp gelişim dönemine adım atıyorlar. Yeni filizler, türlü çiçekler ve görünce mutluluk verecek diğer gelişim özelliklerini görmemiz oldukça yakın. Hatta başladı bile. “Peki bu sezonda bitkilerimiz için neler yapmalıyız?” diye soruyorsanız işte cevaplar sizin için geliyor.
Yaz mevsiminin yaklaşması ile birlikte iç mekanlarda nem oranı azalacağı için özellikle monstera, alocasia, pilea, peperomia gibi tropik bitkilerimiz daha fazla nemlendirilmeye ihtiyaç duymaya başlayacaklar. Varsa nem makinelerini daha fazla çalıştırmanın, yoksa da bitkilerinize güzel bir duş aldırmanın zamanı geldi. Eğer saksılarınız yapı ve toprak bakımından suyu iyi drene edebiliyorsa bu durum sizi hiç korkutmasın! Çünkü geçirgenliği iyi bir toprakta ve delikli bir saksıda suyun birikme şansı olmayacağı için çürümeye sebep olmayacaktır. Onları duşa götürün ve güzel bir duş aldırın. 🙂
Bitkinizin su ihtiyacı son zamanlarda çok fazla artış gösterdiyse, yaprakları sürekli düşük görünüyorsa ve verdiğiniz su yetersiz gibi geliyorsa, saksı değişimi zamanı gelmiş olabilir. Uzun süre aynı saksıda kalan bitkiler zamanla kök atacak bir toprak bulamamaya başlar ve saksı boyunca kök atarlar. Böyle durumlarda bitki, topraktan yeterli suyu alamaz ve kullanması gereken suyun çoğu süzülür.
Toprak değişimi yapmak için oldukça uygun bir dönem olan bu zamanlarda bitkimiz için 1-2 boy büyük bir saksı tercih etmeliyiz. Saksı dibinde su birikmemesi için en alt katmanda minimum 2 cm olacak şekilde curuf, leca, mıcır, doğal taş, küçük boy dolomit gibi geçirgenliği sağlayacak bir materyal kullanmak iyi bir tercih olacaktır.
Geçirgenliği ve besleyiciliği arttırmak amacı ile torf, perlit, cocopeat, leca ve aktif karbon içerikli bir toprak karışımı yapmak hem bitkimizi besleyecek, hem de zararlı mikroorganizmaların oluşumunu engelleyerek mutlu edecektir. Bu şekilde su tutma kapasitesi yüksek ve su geçirgenliği hızlı olan karışım dikim toprağı, aynı zamanda bitki köklerinin havalanmasını ve sıkışmamasını sağlar.
Son adım olarak artık bitkimizin köklerini nazikçe hareket ettirerek kendi içinde olan sıkışmayı, köklere zarar vermeden açmanın zamanı geldi! Yavaşça mıncıklayarak bu işlemi yaptıktan sonra yeni saksınıza bitkinizi dikip can suyunu vererek saksı değişim macerasını sonlandırabilirsiniz.
Bitki gelişim dönemlerinde en sık rastlanan sorunlardan bir diğeri ise, gözümüz gibi baktığımız bitkilerimizin taptaze, sulu sürgünlerindeki özsuyunu emmek isteyen küçük böcürtler! Nereden geldiğini bir türlü anlayamadığımız, bir gün beliriveren yaprak biti, pamuklu bit, kırmızı örümcek gibi minicik zararlılar maalesef bitkilerimize pek de minicik zararlar vermiyor. Bitkilerinizin yapraklarında noktasal sararmalar başladıysa, özellikle yeni filizleri çevreleyen küçük örümcek ağları fark ettiyseniz, sulama sorunu olmadığı halde yapraklar olması gerekene göre daha düşükse, büyüteçler alınsın ve kontroller başlasın! Yapraklarda toz olup olmadığını anlamadığınız ufak noktalar, üzerine üflediğinizde uçmuyor ve hafifçe tırnak sürterek çıkıyorsa buradaki ufak istilacılarla tanışmalısınız. Çünkü pek hoş gelmediler!
Evde kullanabileceğiniz malzemelerle bu böceklerden kurtulmak için; 1 ölçek su ile 1 ölçek oksijenli suyu karıştırarak yapraklara püskürtme (bu işlemin çok sık uygulanması yaprak yanıklıklarına sebep olabilir), aynı şekilde 1/1 ölçü ile sirke ve su karışımı püskürtme, %70 izopropil alkole batırılan kulak çubuğu ile sadece zararlı bulunan yerleri noktasal olarak temizleme yollarını izleyebilirsiniz. Arap sabunu ve su karışımı bitkilerin gözeneklerini tıkayacağı için bu karışımı kullanmamanızı öneriyorum.
Mutlu bir bitki için bu dönemde yapmamız gereken bir diğer şey ise besin takviyeleri. Azot, fosfor, potasyum içerikli bir iç mekan bitki gübresi, bitki besin çubukları, alg içerikli yaprak gübresi, hümik asit içerikli köklendirici gübreler bu dönemde en yakın arkadaşınız olabilir! Yaprakları parlatmak için ise bir bez yardımı ile süt veya sirke sürebilir ya da kendinize bir bitki yaprak parlatıcı edinebilirsiniz.
Ayrıca bu yazı da ilginizi çekebilir 🙂
*BONUS
Uygun bitkilerinizi bu dönemde oldukça rahat çoğaltabilirsiniz. Pilea, peperomia, begonia , ceropegia, ficus, sansevieria gibi bitkileri, en olgun yapraklı dalından en az 5 cm sap olacak şekilde; monstera, syngonium, pothos gibi gövde boğumları bulunan bitkileri ise hava kökü boğumlarının altından keserek suda bekletebilir veya spagnum yosunu koyduğunuz bir kapta nemini sağlamak amacı ile kurudukça su püskürterek köklendirebilirsiniz. Strelitzia, musa, alocasia gibi dipten yavru veren bitkilerde de küçük yavruları ayırıp dikim yaparak çoğaltmak yine bu zamanda uygun.
Bir sonraki yazıya kadar bitkilerinizle çok mutlu olun ve asla pes etmeyin! 🙂