Merak ve heyecanla beklediğimiz, hakkında birçok yazılar okuduğumuz 21 Aralık geldi çattı. En uzun gecenin yaşanacağı kış dönencesini bu sene hepimiz farklı bir şekilde karşılamaya hazırlanıyoruz.
Bugünü bu kadar özel kılan, Jüpiter ve Satürn gezegenlerinin 800 yıl sonra birbirlerine en yakın pozisyona gelmeleri değil sadece. Balık çağından çıkıp Kova çağına doğru giriş yapmaya başladığımızın da göstergesi aslında. Bu da demek oluyor ki, hava elementi önümüzdeki 200 yıl kadar süreyle hakimiyetini sürdürecek.
Peki Bu Ne Anlama Geliyor?
Bilginin ve teknolojinin öne çıktığı, yeni oluşumların insanlığa katacağı değişimler ile yepyeni bir dünya düzenine geçiş yapıyoruz. Balık çağı döneminde “Ben bilmiyorum, birileri bana yardım etsin” inancındayken Kova çağının sunduğu teknoloji ve enerji değişimleriyle birçoğumuz kendi potansiyellerimize uyanarak “Biliyorum ve sana nasıl yardım edebilirim” inancına evrileceğiz.
Algısı açık ve farkındalıkla ruhsal yolculuklarında ilerleyen birçok kişi şu an meydana gelen değişimleri fark etmeye ve yeni dünya düzenine uyum sağlamaya başladılar.
Daha fazla merak, daha fazla bilgi arayışı ve kendi potansiyellerimizi açığa çıkartmak için alacağımız eğitimler sayesinde gerçekleşecek bu yeni dünya düzenine olan adaptasyonumuz.
Hayat yolculuğunda, evden işe, işten eve gidip gelmenin dışında farklı bir şeylerin daha olduğuna uyanmamıza vesile oldu Mart ayından bu yana geçirdiğimiz süreç. Evden çalışma dönemi aslında çaktırmadan bizi yeni düzene, kova çağına doğru hazırlamış olabilir mi? Birçoklarımız günlük yaşam alışkanlıklarının dışına çıkınca gerçek hayat amacının ne olduğunu sorgulamaya başladı.
Yeni sistemde, soru sormak, araştırmak, öğrenmek bize yolumuzu açacak yegâne yol arkadaşlarımız olacak. “Ben Kimim?” sorusuna artık öğrendiğimiz her türlü bilginin kendi süzgecimizden geçerek içsel rehberimizden gelecek cevaplarla yanıt bulacak.
Sırlar Ortaya Çıkacak
Bilginin ve ileri teknolojinin hâkim olacağı yeni düzende artık sır diye bir şey kalmayacak. Bilgiyi saklamaya ve manipüle etmeye çalışan eski savunma sistemleri artık işe yaramayacak. Bu şekilde bizler sözün gücünü fark ederek, eylemlerimizin ortaya çıkartacağı sonuçları önceden görerek daha bilinçli hayatlar yaşamaya başlayacağız.
Sadece dijital teknolojinin hayatımıza katacağı nimetlerden faydalanarak değil, tabiatın dilini, doğanın bizlere sunduğu üstün teknolojiyi de anlayarak “ben” bilincinden “biz” bilincine doğru farkındalıkla yol aldığımız günlerimiz olsun.
Astoloji çok seviyorum