Karabaş Otu: Mor Renkli Bitkinin Likör Yolculuğu

Lavantin, lavandula, yalancı lavanta, gargan, keşiş otu olarak isimlendirilen karabaş otu, sıklıkla lavanta ile karıştırılsa da birbirlerinden oldukça farklı famasötik özelliklere sahip tıbbi ve aromatik bir bitkidir. Gastronomi alanına dokunuşu çok eski zamanlara ulaşan karabaş otunun damakları lezzetlendirme serüveni ise yeni popülerlik kazanıyor denilebilir. Urla’nın yerel tarım ekonomisine mor bir bakış açısıyla tat veren karabaş otuna yakında bakalım.

Akdeniz Bölgesinde özellikle Batı Anadolu’da yaygın olarak bulunan ve çok yıllık bir bitki olan karabaş otu (Lavandula stoechas L.) çalı görünümünde, gelişimi son derece yavaş, kuvvetli bir kokuya sahip olmasının yanı sıra kuraklığa oldukça dayanıklıdır (Özata, 2009). Türkiye’de ilk kez 15. yüzyılda Osmanlı Devleti Dönemi’nde kolera salgını ile mücadelede anti-viral tedavide kullanıldığı bilinmektedir.

Aromatik bir bitki olan karabaş otunun kullanılan kısımları toprak üstü bölgeleridir. İçeriğinde yer alan sekonder bileşiklerin bitkiyi tıbbi anlamda değerli yaptığı bilimsel araştırmalar ile ortaya konmuş; anti-mikrobiyal, anti-inflamatuvar, sitotoksik, yara iyileştirici ve solunum sistemi hastalıklarında destekleyici tedavide kullanılabileceği belirlenmiştir (Yalçın, 2005). Tıbbi bitki olmasının yanı sıra kozmetik ve aromaterapi alanında kullanımı nedeniyle rağbet gören karabaş otu çiçek açtığı dönemde hasat edilmesiyle uçucu/esansiyel yağ eldesinde kullanılmaktadır. Bütün bu faydalarıyla birlikte reçel, sos ve çay yapımında kullanılan bu bitkinin diğer bir özelliği de fermente gıdalarda ham madde olarak tercih edilmesidir. Örneğin karabaş otu kombuchası ve sirkesi son yıllarda popüler “herbal kökenli fermente ürünler” arasında yer almaktadır.

Baharın kendini iyice hissettirmesiyle çevremizde daha sık görmeye başlayacağımız karabaş otunun diğer kullanım formu ise alkollü bir içecek olan likör ya da kokteyl şeklindedir. Aslında karabaş otu likörünün uzun yıllar önce manastırlarda hazırlanan ve tıbbi amaçlarla kullanılan karışımlar olduğu bilinmektedir. Günümüzde ise aromatik tadı ve çarpıcı rengiyle en sık tercih edilen “bitkisel likör” sınıfında yer almaktadır. Meyve likörlerine göre yapımı biraz daha zahmetli olmasına rağmen baharatlı ve hoş kokusuyla özellikle soğuk içildiği zaman damaklarda eşsiz bir tat bırakır. Bir demet taze toplanmış, tarım ilacı uygulanmamış karabaş otu (sadece çiçek kısmı), kandis şekeri, limon, gıda olarak tüketilebilen alkol, su ve çeşitli narenciye türleri (özellikle kabuk kısımları) ve baharatlar eklenerek hazırlanan bu likör, uygun sıcaklıkta 3-4 hafta içinde hem rengi hem de kokusuyla sizi büyüleyecektir.

Urla’da bu lezzetin benzersiz yorumunu “Hiç Lokanta” da “Karabaş Lavantası Kokteyli” olarak deneyimleme şansı bulabilirsiniz. Ayrıca Hiç Urla Cooking Class tarafından düzenlenen atölyelerde “Karabaş Otu Hasat Turu ve Kombucha Atölyesi” ne de katılım şansınız olabilir.

Cinel Koksal

02.12.1983 yılında Samsun’da doğan Çinel Köksal, Ege Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü mezunu olup aynı bölümde Öğretim Görevlisi Doktor ünvanlıyla çalışmalarına devam etmektedir. Ayrıca Ege Üniversitesi Laboratuvar Hayvanları Uygulama ve Araştırma Merkezi’nde Müdür Yardımcılığı görevini sürdürmektedir. Evli ve bir çocuk annesidir.

Henüz yorum yok

Bir yorum bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

BİZİ TAKİP EDİN